Açık Kalp Edebiyatı

Diyarbekir, 21090 ,Turkey
Açık Kalp Edebiyatı Açık Kalp Edebiyatı is one of the popular Author located in ,Diyarbekir listed under Arts & Entertainment in Diyarbekir , Community/government in Diyarbekir ,

Contact Details & Working Hours

More about Açık Kalp Edebiyatı


- Yusuf ARAF">- Yusuf Araf -

23 Ağustos'ta Diyarbakır'da dünyaya geldim. İlköğretimi sıradan bir devlet okulunda bizzat ana sınıfına gitmeden yine doğduğum şehirde okudum. Doğduğum şehirde doğurdum aslında sırtını sıvazlayıp altını değiştirdiğim - arada bir çişe çıkardığım- şiirleri ve yazılarımı. Başka şehirlere çıkma sevdası - ki bu bir keyfi durum değil de mecburi bir iş yüzünden- sınıfta kaldığım zaman tetikledi kendini lisede. Ortaokulda tiyatro oyunları yazıp lisede bir kaç alıcı bulup yazmış olduğum oyunları satarak atari salonlarına gider, bazen de açık sigara "polo club ve capital" alırdım. İngilizce derslerine sırf öğretmeni çok güzel diye girip, Türkçe dersinde öğretmenim verdiği ödevi yapmayanları tahtada aşağılıyor diye dersten kaçıp internet kafede ağzında kaçak sigara ile counter strike oynayan birinin şiir yazmasının anlamasız olduğu çokça söylenmişti. Benimde zaten yazmış olduklarımı birilerinin görüp " Burası olmuş, burası olmamış, bu şiir mi ya?" demeleri zaten benim hiç hoşuma gitmemişti. Aslında insanlara " Heyy, şuraya bakar mısınız lanet olasıcalar! Ben bir şairim! Saygı duyun! " demenin çok berbat bir şey olduğunu düşündüm. Ya da güvenemedim kendime. Çünkü 98 kilo ve 52 beden pantolon giyen sarışın bir şişmanın yazmış oldukları "Hangi siteden çaldın lan!" cümlesini doğuracaktı -ki öyle de oldu-. İlk başlarda tiyatroya yoğunluk veren biriydim. Lise son sınıfa kadar da böyle oldu. Son sınıfta lisede yapılan bir yarışmada " Bağlarda Genç Olmak " adlı şiirim ile birinci gelip edebiyat öğretmenlerimin dikkatini çekmiştim. Aslında bunu asla istemedim ama yarışmaya katılma gerekçelerim vardı. Ardından öğretmenlerimin ilgilenmesi ile MEB'in düzenlediği yarışmalara katıldım. Sistemin istediği tarzda eserler vermediğimden -23 nisan şiirleri- sadece son yazmış olduğum "fedakarlık" adlı şiir birinci geldi. Hiçbir zaman iyi şiir kötü şiir diye bir şeyin olduğuna inanmadım. Şiir vardır. Sadece şiir vardır. Bugüne kadar yazmış olduğum hiçbir şiirin tek noktası ve harfini değiştirmedim. Her ne kadar kötü ve berbat yazmış olsam da kendine şiir analizcisi diyen kavatların söylediklerini asla kaile almadım. Hiçbir şiirimde demleme diye bir şey olmadı. Yalnızca yazdım. Benim olayım yazmak. Birileri şair diyor, desin. Yazar, edebiyatçı diyor, desin. Anladığım şeylerden biri de edebiyat sevdamın üniversitelerde " Edebiyat" bölümünü okuyan çoğu kişiden fazla olmasıdır. Hayatımda şiiri ilk " Özdemir Asaf" ile tanıdım. Hatta sevdiğim kıza da ezberlediğim ilk şiir olan "Lavinia" şiirini okumuştum. Zaman geçiyordu ve ben ortaokul'da bir şair "Küçük İskender"i tanıdım. Hayatımda bana ait olan ve hediye olarak aldığım ilk kitap kendisinin "Bir Nedeni Yok. Yalnızca Öptüm" olmuştu. Ardından yazmış olduğu kitapların tamamını okuyup büyük bir hayranlık beslemeye başladım. Benim için şu an hayattan olan en değerli şairdir. Hepte hayatım boyunca yaşayacaktır. Hayli yaşlandım diyerek burada çalım atma niyetinde değilim. Ayrıca bütün acıtasyonların canı cehenneme. Şiir adına kurulmuş olan dernek ve kuruluşlardan nefret ediyorum. Bunu tecrübelerime ve üyelerin -başkanların- çıkarlarına şahit olduğum için hep uzak kaldım. Bugüne kadar hiçbir antolojide yer almadım almayı da düşünmüyorum. Bu bir ego değil, tercihtir. Edebiyatın artık piyasa olması beni aşırı üzüyor. Okuyucuların şiir kitaplarını almaması ve haliyle yayın evlerinin şiir kitaplarını aşırı yüksek ücretle basması, yapılan yarışmalarda ve popüler dergilerde kıyak geçilmesi bu sanatın artık ticaret amacı olması beni oldukça üzüyor. Popüler olmak peşinde değilim. İlk zamanlarda aşırı hevesim olsa da gün geçtikçe yitirdim bu hissi. Popülaritenin kişiye hiçbir değer ve saygı katmadığı aksine yerin dibine batırdığı bir dönemin olduğu aşikar. Buna tepki olarak -ki bu tepki tepki bile olmadı- 21 Ekim 2015 tarihinde kendi korsan şiir cd albümümü çıkardım. Çıkarmış olduğum albüm sayesinde kimlerin gerçekçi ve sahte olduğunu çözmeye başladım. Zamanında bize gaz veren insanların bir yola çıktığımızda bize götünü döndüğü kesinliğine ilk o zaman vardım. Yazmış olduğum yaklaşık 150 şiir kendimde dahil bir çok seslendirmen tarafında yorumlandı. on yıla aşkın bir süredir varlık dergisine şiir yolluyor -eminim okumuyorlar- ve cevap dahi alamıyorum. Şiir yazmanın dışında çok acemice hikaye ve deneme yazıyorum. Sağda solda götümü kaldıracak derecede "Yazmış olduğum romandan bir bölüm" diye de yırtınmadım. Çünkü yazmış olduğum bir romanım yok. Hali hazırda basılmayı bekleyen iki şiir kitabım mevcut. Bunları şimdilik ücret karşılığı basmayı düşünmüyorum. Sonuçta para sıçan biri değilim. Bugüne kadar her genç yazar adayı gibi bende elimden tutulmasını istedim ama bize parmak atamaktan başka amacı olmadı kimsenin. Hayatımda gerçekleştirmek istediğim şeylerin birkaçını -üstat iskenderi tanımak aynı sahneyi paylaşmak, Altay öktem ile sohbet edip tanışmak, Pia ile görüşüp sohbet etmek- gerçekleştirdim. İlerisi için bir planım yok. Bolca şiir yazacak vaktim var. Bolca okuyacak. Tanınmak mı? İnan bana istemiyorum ihtiyar. Her yazar gibi bende bir kesime hitap edip hakkımı almak -haktan kasıt telif almak, çok satmak, imza günleri, kahve ile yan yana kitabımın fotoğrafı değil- istiyorum. Zaman geçiyor, dünya dar ihtiyar. Ben mi? Ben illegal bir adamım. Aşka inanmam, sadece yazarım aşk derler. Nereden geldiğimi unutmamamı sağlayacak şiirlere ve yazılara daima bakıp "Ulan ben buradan geldim" diyorum. Bu sosyal medya denen bok çukurunda pırlanta kadar değerli abiler, ablalar, arkadaşlar tanıdım Birçoğu bana en yakın insanlardan daha yakın davranıp yardımcı oldular. Benim tek sponsorum ve menajerim annem olmuştur. Her zaman yanımda olup sarılıp "Emeklerin boşa çıkmasın İnşallah" demiştir.

"Ben kendi iç topraklarımın teröristiyim. Ömrümü bölüyorum. Bunun bir kısmı aileme, bir kısmı şiire, sigaraya, limonlu sodaya, Fenerbahçe'ye ve küçük iskender'e pay edilmektedir. Beni yine ben tutuklarım."

#Yusufaraf

Map of Açık Kalp Edebiyatı